MERSİN’ İN DÜŞMAN İŞGALİNDEN KURTULUŞU 3 OCAK 1922

Bir egitimcinin gözüyle bakiyoruz
Bir egitimcinin gözüyle bakiyoruz

arihi araştırmalarımda her şehrin bir hikayesine denk gelirim ve aslında şunu anlarım biz boşuna demiyoruz güçlü ve köklü bir tarihimiz var ve vatanımızın kıymetini anlamak için bu tarihi ve yaşanılanları iyi bilmeli ve iyi aktarmalıyız!

Bizim binlerce isimsiz kahramanımız var ve binlerce kahramanlık öykümüz

Ve bu kahramanlıklardan da anlayacağımız gibi binlerce de düşmanımız olmuş ama bizde ki inanç ,güç ve vatan sevgisi her defasında o düşmanlarımızı bozguna uğratmış ve bizim için zaferle sonuçlanmış

Güzel Mersin de işgallerden nasibini alıp çeşitli acılar çekse de 3 OCAK 1922 tarihinde huzura kavuşmuş ve düşman işgalinden kurtulmuştur.

Mersin in işgalden kurtuluşunu kutlarken o günleri ve o sıkıntıları yaşayanları anmadan ve onlara ve nice kahramanlara minnet duymadan olmaz

O günleri bizzat yaşayan Şeref GENÇ in işgal günü anısını okuyup şu cümleyi kurmayan yoktur herhâlde

Rabbim sen bizlere, vatanımıza bir daha böyle günler, böyle korkular yaşatma ve şanlı ordumuzu daima muzaffer eyle.

İşgal günü

Kurtuluş Savaşı döneminde orduya katılan ve Mersin Cephesi’nde “Yılmaz Müfrezesi” kumandanı olan Şeref Genç  , anılarını ve araştırmalarını yazdığı Yeni Mersin gazetesinde Mersin’in işgalinin başlangıcında kentteki havayı şöyle aktarmıştır: “…Gün geçti, bu gemiler Mersin limanına da girdiler. Bunlar savaş ve torpil tarama gemileri idi. Hakikaten yurdumuzun bedbaht ufukları kararmıştı. Düşman gemileri yaklaştıkça çoğalıyor, çoğaldıkça da içte de asayişin korunması için sıkı tertibat alınıyordu. Bu gösteriyordu ki, bir felaket muhakkak ve yakındı… Görünen hareket bir işgal hazırlığından başka bir şey değildi. İşgal yüzü görmeyen, köleliği bir zul bilerek daima ‘efendi yaşayan Türkler için’ bunun pek acı olması ve korkulu bir heyecan yaratması kadar da tabii bir şey olamazdı. Bununla beraber bu heyecan hiç belli edilmek istenilmiyordu. Çünkü aramızda Türk’ün acısından zevk duyanlar her fırsatta nankörlüklerini göstermekten çekinmiyenler vardı… 1 Ocak 335 (919) sabahı Mersin Limanında birçok düşman savaş ve taşıt gemileri görünüyorlardı. Esasen günlerden beri rahat uyku görmüyor, her an tetik üzerinde bekliyorduk. Limanda ki gemiler indirilmiş filikalar, sandallar, günlerden beri kulakları tırmalayan söylentilerin bir hakikat olacağını gösteriyordu. Zabıta kuvvetleri seferber edilmiş, devriyeler sıklaştırılmış, gerekli tedbirler alınmıştı”.28 Genç, işgal haberini alan Mersinlilerin durumuna dair de şu bilgileri aktarmıştır: “Her günkü gibi heyecan içinde sessiz sedasız evlerimizden çıkıyorduk. Çok geçmeden limanın vapurlarla dolduğunu işitiyor, deniz kenarına koşuyor, vaziyeti görünce hemen bir kaç günlük ekmek yiyecek alarak eve dönüyorduk. Fırınların önü üst üste yığılmış halkladolu. Yolda karşılaştığımız şımarıklıklara aldırış etmiyorduk. Ancak eve gelir gelmez silaha, baltaya benzer ne varsa ne olur ne olmaz diye hazırlıyorduk. Bazılarımızda bir kaç aile bir evde birleşiyorduk. İlk bir kaç gün geçirdiğimiz heyecan ondan sonra gördüklerimiz. İşte ilk sabahın durum bu idi”.29

(28 Şeref Genç, “Görülen Düşman Gemileri”, Yeni Mersin, 26 Aralık 1945.)

( 29 Şeref Genç, “Görülen Düşman Gemileri”, Yeni Mersin, 26 Aralık 1945.)

Kurtuluşun yani kurtuluşumuz kutlu olsun güzel Mersin…….